13 Temmuz- Roma

Gözlerimizi yeni ve güzel bir güne açarken yine Heim’da o alıştığımız tatlı telaş hakimdi. Hızlıca kahvaltımızı edip yola koyulduk. Circo Massimo’ya uğrayıp Colosseo (Kolezyum)’a doğru yürüdük. Merakla görmeyi beklediğimiz o muhteşem yapı, nihayet karşımızda dikiliyordu. Birçok fotoğraf çekilip bunu da anılarımıza ekledik. Gerçekten görülmeye değerdi. 

İzcilerimiz Colosseo'yu ziyaret ederlerken

Ardından etkileyici bir antik şehir olan Foro Romano (Romano)’ya göz attık. Daha sonrasında çok görkemli bir yapı olan ve Roma’da “düğün pastası”na benzetilen Complesso del Vittoriano (Vittoria Emanuele 2. Abidesi)’nun içindeki müzeyi gezdik.  Tabii ki çatıya çıkıp fotoğraf çekmeden de oradan ayrılmadık.  Tam o esnada beyazlar içerisinde güzel bir gelin gördük.  Öğrendik ki birazdan kilisede düğün gerçekleşecekmiş. Bakmadan geçmedik. Böylece çoğumuz, belki de hepimiz ilk kez bir kilise düğününe şahit olduk. Buradan sonra Pantheon’a doğru ilerledik. En ilginç özelliği betondan dökülen tek parça kubbesinin o zamanın teknolojisiyle nasıl yapıldığının bilinmemesiymiş. Pantheon’dan sonraki durağımız ise, Dört Nehir Çeşmesi’ni de içinde bulunduran Piazza Novano oldu. Saat öğlen 12 gibiydi ve tam çeşmenin yanında gruplara ayrılarak boş zamanımızı en iyi şekilde değerlendirmek üzere yollara döküldük. 

İzcilerimiz Roma'yı gezerken

Bu süre içerisinde benim de içinde bulunduğum grupla lezzetli dondurmalar yedik, hediyelik eşya dükkanlarını dolaştık, farklı temalara sahip iki müze gezdik, tekrar Fontana di Trevi (Aşk Çeşmesi)’ye uğrayıp dilekler diledik, farklı ülke ve şehirlerde şubesi olan meşhur Hard Rock Cafe’ye gidip tişörtler aldık ve tabii ki bu anları fotoğraflarla ölümsüzleştirdik. Dolu dolu güzel bir günün ardından buluşma noktasına döndük. Oradansa akşam yemeğimizi yemek üzere hep birlikte bir pizzacıya gittik ve karnımızı güzelce doyurduk. Bir saat kadar daha Roma merkezde güzel zaman geçirip Roma’nın gece halini bir kez daha gördük. Güzel anılara, lezzetli yiyeceklere ve tatlı bir yorgunluğa doyduktan sonra Heim’a döndük.  Duş aldık, hazırlandık, şimdi uyku zamanı...

Gökçe Ece Aşırdizer'15

12 Temmuz- Vatikan, Roma

 7.30da uyanarak güne başladık. Mozarella peyniri ile güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra bugünlük gezimiz için hızlıca toparlanarak heim'dan çıktık. İlk durağımız Vatikan oldu. 

Sakarya izcileri Vatikan'da

San Pietro Bazilikasını, ardından Vatikan Müzesini ve içindeki Sistin Şapelini büyülenerek gezdikten sonra San Pietro meydanından ayrıldık. 

İzcilerimiz San Pietro Meydanında

Bir sonraki durağımız St. Angelo Kalesi oldu. Burada gruplara ayrılarak dağıldıktan sonra bu tarih kokan şehri tekrar dolaşmaya başladık. Biz yaklaşık 15 kişilik bir grupla Trastevere'ye gittik, şuana kadar yediğimiz en güzel dondurmaları ve pizzaları yedik. Önceki gece gördüğümüz yerlerin önünden geçerek gündüz gözüyle de görmüş olduk. Aşk Çeşmesi gibi görülmesi gereken harika yerleri... 

Serbest zamanda Roma'nın güzelliklerini keşfederken

Daha sonra hep birlikte buluşma noktamız olan İspanyol Merdivenlerinde toplanıp, artık öğrenmeye başladığımız metro ve otobüsleri kullanarak heim'ımıza döndük. Akşam yemeğinde de İzzet Abi ve Nöbob'un yaptığı çeşitli soslarla hazırlanmış birbirinden güzel makarnalarımızı yedik. Şimdi ise uyumak için hazırlanıyoruz. Hepimiz fazla yorgun olmamıza rağmen aynı zamanda fazla mutluyuz. 

Görüşmek üzere, 

Ecem Büyükbay'16

11 Temmuz- Roma

 Sabah uyandığımızda karşımızda Adriyatik Denizi'nin nefes kesen maviliği vardı. Teras katında kahvaltımızı edip, İtalya-Bari Limanı'na ulaşana kadar gemide takıldık. Pasaport vs. Kontrolü olmadığı için hızlı bir şekilde otobüse binip yola koyulduk. Dümdüz bir yol boyunca saatlerce ilerledik. Akşam üzeri 5 gibi konuklayacağımız izci evine vardık. Görevlinin geç kalmasından ötürü yerleşmemiz 6.30u buldu. Yemek yiyip duş aldıktan sonra Roma merkeze gittik. Gece, Roma gerçekten muazzam görünüyordu. Işıklandırmalar ile eski görkemli şehir hepimizi kendine aşık etti. Bir süre İspanyol Merdivenleri'nde oturup etrafı izledik. Yüzlerce farklı insan... Kültür mozaiği... Piazza del Popolo meydanında grup fotoğrafı çektirdik. Aşk çeşmesine gidip dileklerimizi diledik. 

Sakarya izcileri Aşk Çeşmesinde fotoğraf çekinirken

Gezinin ardından grupça heim'a dönüşe geçtik. Yolda grubun en öndeki ve en arkadaki üyesi arasında 3 dk fark vardı ve buna sinirlenen Can liderimiz '20 yaşında adamlarsınız 60 değil' diyerek hepimize gençliğimizi hatırlattı. Ayrıca mütevazilik yaparak hızlı yürümesini dalışa borçlu olmadığını sadece dinamik olduğunu söyledi. Konakladığımız heim uzak olduğu için birkaç aktarma ile gitmemiz gerekti. Metrodan inip otobüse koşarken grubun önüne çıkarak Can Çelik'e olan inanılmaz benzerliğiyle hepimizi şaşırtan italyan abimiz gecenin en konuşulan adamı oldu. Yol biraz uzun sürmüş olsa da hepimiz heim'a giden yolu öğrenmiş olduk ve vardığımızda yataklarımıza yatıp kelebekler gibi uyuduk :)

Ecem Kırcıman'15

10 Temmuz - Reşadiye

Adriyatik'ten  muhabbetle,

Selanik'teki tesise veda ederken izciler

Sabahleyin erkenden kalkıp hazırlandıktan sonra 4 senenin ardından tekrar uğradığımız izci evindeki arkadaşlarımıza veda edip oradan ayrıldık.

İzciler Yanya Gölü kenarında.

Selanik'ten sonraki durağımız Yanya idi. Bir kaç saat süren yolculuğun ardından tarihi güzelliğini en güzel şekilde muhafaza eden bu güzel şehre vardık. Yanya gölünü,kalesini ve Aslan Paşa Camii'ni gezdikten sonra yolumuza devam ettik. Bugünkü son durağımız Reşadiye adlı ufak sahil kasabasıydı.İtalya'ya yapılan deniz seferleri nedeniyle uğradığımız bu güzel kasabanın sahilinde durduktan ve tüm öğleden sonrayı yüzerek geçirdikten sonra gemi yolculuğumuz için son hazırlıkları tamamladık.

İzciler Reşadiye'de denizde.

 Gece yarısında bineceğimiz gemiyle yapacağımız 10 - 12 saatlik seyahatin ardından İtalya'nın Bari adlı şehrine yani Puglia eyaletinin merkezine varacak ve ardından Roma'ya hareket edeceğiz."Hangi yoldan hareket edeceğimiz önemli değil çünkü "Mille viae ducunt nhomines per saccula roman". Yani her yol Roma'ya çıkar.

R.Burak Karagöz'16

9 Temmuz - Selanik

Egenin Karşı Kıyısından Merhabalar,

Selanik manzaralı fotoğrafta sevgili şoförlerimiz Orhan Abi(en önde) ve Yüksel Abi(ayakta soldan dördüncü) ile birlikte

Gece birde yattığımız için saat yedi buçukta kalkmak herkese çok zor geliyor.Ancak hemen aklımıza Selanik'te geçireceğimiz muhteşem zamanın belleğimizde gelecekte mutlu anılara dönüşeceği gelince Can Abi ile 07.45'teki kahvaltıya hazırlanıyoruz. Bu kahvaltı Bula yolculuğumuzun ilk kahvaltısı. Afiyetle kahvaltımızı ediyoruz ve 8.30'da teker dönüyor.

Selanik Atatürk Evi bahçesinde

Selanik'te Atamızın doğduğu ve büyüdüğü evin önünde Sakarya izcileri

Beyaz Kule önünde Sakarya izcileri

 İlk olarak şoförlerimizin sigorta işlerini hallettikten sonra ilk iki durağımız Kuzey Bizans Surları ve Yedikule. Bu iki tarihi mekanı gördükten sonra Aziz Dimitrios isimli bazilika ve otobüsten ayrılıp yayan gezmeye devam ettiğimiz Beyaz Kule. Bu noktadan sonra yürüyerek Gallerius'un Zafer Kemeri, Ayasofya, Rothunda ve Eski Agora gibi birbirinden güzel tarihi yapıları ziyaret ediyoruz. Bu ziyaretlerimizden sonra Aristotales meydanında serbest zamanımızı değerlendirmek üzere ufak gruplar halinde şehrin farklı bölümlerine ilerliyoruz.

İzzet Göksel(en solda) favori pozunu verirken herkes onu taklit ediyor.

Serbest zamanımızı Mehmet Hakan ve Deniz ile değerlendirmeyi tercih ediyorum. Karınlarımız çok aç olduğundan önce yemek yiyoruz. Liderlerimiz tarafından bize yemek için verilen 5 euro hepimizin yüzünü güldürüyor. Yunanistan'ın meşhur döneri "gyros" yedikten sonra şehirde son bir tur atıyor, otobüsümüzün önünde buluşuyor ve toplanıp Heim'a doğru ilerliyoruz.

İzcilerimiz deniz manzaralı izci evinde akşam yemeği yiyorlar.

Heim'a gelince duşumuzu alıp hazırlanan nefis yemeklerimizi yiyoruz. Şu an ise grup olarak "Bundeslager Singewettstreit" adındaki şarkı yarışmasında söyleyeceğimiz "Ele Güne Karşı" ve "Mein Freund der Deutsche" şarkılarına hazırlanıyoruz.

İzcilerimiz şarkı yarışmasına hazırlanıyor.

En iyi izcilik dileklerimle,
Umut Dörücü '16

Not: Kamp boyunca iki veya üç günde bir yayınlamaya çalışacağımız videoların ilki yüklendi. Videoları http://www.youtube.com/sakaryaizcigrubu1912 adresinde bulabilir veya Blogger sayfamızda sağdaki "Sakarya'dan Videolar" bölümündeki videolara tıklayarak izleyebilirsiniz.

8 Temmuz - Kavala , Selanik

Kalimera,

39 günlük yolculuğumuza saatler kala tüm hazırlıklarımız tamamlanmıştı. Gece birde gelen otobüsümüz bize bir iyi bir de kötü haber getirmişti. İyi haber otobüsün bagajının Ulusoy tarafından ikramlarla doldurulmuş olmasıydı; kötü haber ise bu nedenle dolmuş olan bagajımızdaki yer sıkıntısıydı. Tabi bu bizim için bir engel değildi! Bir saat içinde yola koyulduk, tabi bu arada biraz da şoförlerimizden bahsetmek isterim. Orhan ve Yüksel abinin gezi için bizden daha heyecanlı ve istekli olduklarını görmek bizi çok sevindirdi.

Sabaha karşı İpsala'ya vardığımızda açık konuşmak gerekirse ben çok heyecanlandım. Olası bir sorunla karşılaşmak bizi çok zor durumda bırakabilirdi. Ancak hem Türkiye hem de Yunanistan tarafı bizleri çok iyi karşıladı ve en ufak bir sorun yaşanmadan otobüsümüzü bir görevli bile aramadan sınırı geçtik. İlk durağımız Kavala idi.

Orhan Abi Yunanistan yollarını GPS'ten bile daha iyi bildikleri için gideceğimiz yolu bulmakta pek zorlanmadık. Kavala'da iki saatlik serbest zamanda isteyenler Kavala Kalesi'ni gezdi, isteyenler ise cafede soğuk bir frappe içti. Sonunda buluşup hep beraber kendimizi Kavala'nın derin sularına bıraktık. Ben bu yazıyı yazarken şu anda Selanik'teki izci evimizde bir yandan mangalda etlerimiz pişerken, bir yandan da Yunan dostlarımızla muhabbet ediyoruz. En kötü günümüz böyle olsun...

Sevgilerimle,
Hakan Soğukpınar

7 Temmuz - Uzun bir gezinin Başlangıcı

"bu sabah saat yedi buçukta uyandım.

kahvaltımı ettim.

işe gittim.

çalıştım.

öğle tatilinde öğle yemeğimi yedim.

çalıştım.

saat on yedide günlük çalışma süremi tamamladım.

eve geldim.

kitap okudum.

şiir kurdum.

geldi uykum.

biraz sonra uyuyacağım.

-m'ler yarım kafiye."

Ah Muhsin Ünlü

Hayatınız boyunca asla unutamayacağınız bir 39 günün ilk adımı atılmak üzere. Bugüne kadar hep beraber hatıra defterlerimizi hazırladık. Kalemler bilendi. Elimizden geldiğince en iyisini yapmaya, birbirimizin eksiklerini kapayıp kusursuza ulaşmaya çalıştık. Hayal ettik ve bekledik. Ve şimdi sıra geldi yazmaya. İleride dönüp baktığınızda muhtemelen Ah Muhsin Ünlü'nün yukarıdaki dizeleriyle dolmuş olan hatıra defterlerinizde 39 günlük bir nefes bulmanız dileğiyle...

Sakarya Liderleri